3 Şubat 2016 Çarşamba

Boracay - Dünyanın en güzel adalarından biri


Boracay - bizim en çok beğendiğimiz ikinci ada (birincisi Koh Lipe / Tayland).  Boracay'  da toplam ikibuçuk ay kaldığımız için, ilk önce şunu yaptık, ertesi gün buraya gittik felan diye anlatmayacağım.
Biz bu adayı çok sevdik, gördüğümüz en güzel, pudra şekeri gibi bembeyaz kum, turkuaz renginde deniz, şahane gün batımları....

2014 yılında Boracay' a ilk gittiğimizde ne kadar kalacağımız belli değildi, 3-4 gün kalır Filipinler gezimize devam ederiz diyorduk. Ilk gün sahile gittik, bütün gün denizin keyfini çıkardık, bayıldık, bayıldık, bayıldık... Böyle bir kum, böyle renkte bir deniz, hemde ikisi bir arada olamaz... Akşam yemek yemek için sahil yolunda gezerken, bi kalabalık, bi kalabalık, yolda adım atacak yer yok, restorantlar dolu. "Bu ne ya" dedik. Adanın turistik olduğunu duymuştuk ama bu kadarı fazlaydı. Bir gün daha kalıp, adadan ayrılmaya karar verdik.
Ertesi gün sahile inip, tekrar denizin ne kadar güzel olduğunu görünce "Biz buradan nasıl ayrılırız? Böyle bir sahil bir daha bulunmaz. " diyerek  iki hafta kaldık.

White beach

Ocak 2015' de tekrar Asya' ya yola çıktığımızda ilk durağımız Boracay oldu. Bir ay kaldık. Mayıs/ Haziran 2015' de tekrar bir aylığına gittik.

Peki Boracay nasıl bir ada? Burada nasıl zaman geçirilir? Neler yapılır?

White beach
Boracay Filipinler`in 7107 adasından en ünlü, turistik ve pahalı olanı. Küçük bir ada. 1970' li yıllara kadar küçük bir balıkcı kasabası olan ve sadece "backpacker' ler" arasında saklı cennet olarak bilinen ada 1978' de bir Alman' ın Boracay' ı gezi rehberinde yazmasıyla yavaş yavaş turist akınına uğramış. Dünyanın her yerinden turist geliyor, çoğunluk Güney Kore ' den.

Adada yok yok. 5 yıldızlı otellerden, ucuz hostellere , Kitesurfing' den Parasailing' e, Italyan mutfağından Filipin mutfağına, barından discosuna...ne ararsanız var.

Ama Boracay' ı Boracay yapan o muhteşem plajları. Büyüklü küçüklü toplam oniki tane plajdan en güzeli White beach. Dünyanın en güzel plajlarından biri olan White Beach üçbuçuk kilometre uzunluğunda ve üç bölgeye ayrılıyor:
  • Station 1: daha çok lüks otellerin bulunduğu yer
  • Station 2: çoğu barların, restorantların ve DMall' un bulunduğu yer. DMall alışveriş yapmak için bir sokak
  • Station 3: eskiden "backpacker' lerin" yeriymiş. Burada daha uygun kalacak yerler bulmak mümkün

Ama nerde kalırsan kal, plaj aynı plaj, deniz aynı deniz.



White beach

Bütün plajda sigara ve içki içme yasağı var, bu nedenle plaj tertemiz. Içen olursada plajdaki görevliler hemen gelip uyarıyor.

White beach

White beach kadar üzel olan başka bir plajda Puka beach. Merkeze biraz uzak. Tricyclesle gidiliyor. Biz sıkı bir pazarlığın ardından tek yön 100 Peso' ya gidiyorduk.



Burası daha sakin, oteller, restorantlar ve barlar yok.






Bullabog plajıda kitesurfing merkezi.



Bütün gün denizin keyfini çıkardıktan sonra sıra Boracay' ın eşsiz gün batımlarına geliyor.


Sahil boyunca, her akşam, yürüyenler, koşanlar, çocuklar, büyükler, kokteylerini yudumlayanlar....





Bu güzelliklerin yanı sıra birde adanın öteki yüzü var. :-(






Işte böyle bir ada Boracay.

Peki biz bu kadar uzun süre ne yaptık adada? Sıkılmadıkmı?

Bir an bile sıkılmadık, şimdi mümkün olsa hemen atlar gideriz.

Biz Station 3' de kaldık. Ilk olarak ara sokakta olan Villa Romero' da kalmıştık. Bu sene yine aynı sokakta, denize 200m uzaklıkta olan M&E guesthouse' da kaldık. Biz uzun kaldığımız için çok ucuz bir fiyata anlaştık. Odamız çok güzeldi. Guesthouse' un birde küçük ortak kulanılan mutfağı vardı, çok işimize yaradı.

Sabahları ilk önce odamızda rahatca kahvaltı yapıyorduk... sonra deniz, spor, günbatımı...

Willy's Rock

...akşam güzel bir yemek, sahil yürüyüşü....


Her iki günde bir pazara gidip taze taze sebzeler, meyveler, balıklar alıyorduk....

Bizim guesthouse' un sokağı ve çevresi bizim mahallemiz olmuştu. Yerliler bize oralı gibi davranıyordu. Bakkalcısından tut, pazarcısına kadar... hepsiyle ahpab olmuştuk, bizde kendimizi zaten oralı gibi görüyorduk :-)

Hiç birşey yapmasak bile sokağa çıktığımızda bir ona selam ver, biraz onunla sohbet et, yada White beach' de yürü, zaman nasıl geçti anlamadık.



Ocak ayında Filipinler' in Panay bölgesindeki en büyük festivalini "Tüm Festivallerin annesi" görme şansımızda oldu.



Panay bölgesinin yerli halkı Ati'ler. 13. yüzyılda 10 Borneo' lu lider adaya ayak basmış, Ati' ler ilk önce bu yabancıları istememiş. Daha sonra liderlerin verdiği altın, inci ve başka hediyelerin karşılığında onlara sahil bölgesinden arsa vermişler.

Her sene Ocak ayının üçüncü pazar günü Ati- Atihan festivali Borneo' lu liderlerin ve Ati' lerin arasında yapılan toprak anlaşmasının onuruna düzenleniyor. Ayrıca St. Niño (çocuk Isa) şerefinede kutlanıyor.


Kutlamalar müzik, dans, yöresel kostümler eşliğinde yapılıyor.


Nasıl gidilir?

Yurtdışından Boracay' a ulaşım en kolay Kuala Lumpur' dan. Airasia' yla Kuala Lumpur' dan Kalibo' ya uçabilirsiniz.

Kalibo havaalanının çıkışında 250 Peso' ya ( tekne biletide dahil) oradan kalkan minibüslere binip yaklaşık birbuçuk saatte Caticlan limanına varıyorsunuz. Filipinler' de her yerde olduğu gibi liman ve çevre vergisini (toplam yaklaşık 200 Peso) ödedikten sonre küçük teknelerle 15 dakikada Boracay' a ulaşıyorsunuz. Tekneden indikten sonra boşuna valizlerinizi taşıtıp para vermeyin. Bir kaç adım sonra tricylesler bekliyor. 100 Peso' ya istediğiniz yere sizi götürüyor.

Not:  Güney muson akıntılarının etkisi yüzünden White beach' de zaman zaman denizde yosunlaşma oluyor. Biz en son Mayıs sonu gittiğimizde bunu gördük. Gerçi deniz sadece bir iki gün yosunluydu ve bölge bölgeydi ama ilk defa Boracay' a gelenler için bu hayal kırıklığı yarata bilir.


Sizce Boracay nasıl bir ada? Siz sevenlerdenmisiniz yoksa bana göre değil diyenlerdenmi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Anonim yorum yapanlar isim yazarsa seviniriz. Yorumlarınız için teşekkürler.